Kırklareli-İstanbul yolunda Pınarhisar'ın Poyralı Köyünü geçtiğimde bu yaşlı çifte rastladım. Fotoğraflarını çekmek için müsaade istedim. Anadolu insanının sıcaklığını burada bir kez daha hissettim. Arabayı bir çift eşek çekiyor. Yaşlı amca önde, nine de araba üstünde köyüne doğru ilerliyor. D-100 yolu üzerinde kazaya sebebiyet vermemek için kısıtlı sayıda fotoğraf çekebildim.
Hakkımda
- Özcan Günergök
- İstanbul, Türkiye
- Av.Dr. Özcan Günergök
31 Ağustos 2007 Cuma
30 Ağustos 2007 Perşembe
Didim-Taşburnu -farkli bir kare-
Çömlekçi Salim Usta
Semerci Muzaffer Usta
Bakırcı M. Akif Usta
Taksim'de Beyoglu Belediyesi ve Kultur Bakanligi isgbirligi ile fuar duzenlenmis. Anadoluda el emegi ile calisan sanatkarlara stand acilmis. 06.09.2007 tarihine kadar fuar acik kalacakmis. Fuarda cektigim fotograflardan biri: Urfa'li M. Akif Kulekci usta.Usta teknolojiyi de yakindan takip ediyor. Yaninda bir laptop var. Tanitici cdler hazirlatmis. web siteleri dahi var: www.kulekciler.com
28 Ağustos 2007 Salı
KARDEŞ
Ansızın bir ateş topu düşer yanı başıma
Yakar içimi, dağlarcasına kor alevi
Anlarım bir parçam varmış dışımda
Taşıdığım gövdeden ayrı, biraz uzakta
Farklı zamanlarda beni doğurmuş anam
Farklı ad koymuşlar bana her defasında
Bir ağaç imişim, ayrı meyve salınır her dalında
Düşmeye görsün biri, titrer ardından diğerleri
Kuralı mı değişti matematiğin, sayıyorum
Görüyorum ki, sekiz bir ediyor, bir sekiz
Kitaplar karıştırıyor, bilgelere soruyorum,
Çözüyorum tılsımı: çünkü biz sekiz kardeşiz...
29.02.2000 Kadıköy 17:29
Özcan Günergök
Yakar içimi, dağlarcasına kor alevi
Anlarım bir parçam varmış dışımda
Taşıdığım gövdeden ayrı, biraz uzakta
Farklı zamanlarda beni doğurmuş anam
Farklı ad koymuşlar bana her defasında
Bir ağaç imişim, ayrı meyve salınır her dalında
Düşmeye görsün biri, titrer ardından diğerleri
Kuralı mı değişti matematiğin, sayıyorum
Görüyorum ki, sekiz bir ediyor, bir sekiz
Kitaplar karıştırıyor, bilgelere soruyorum,
Çözüyorum tılsımı: çünkü biz sekiz kardeşiz...
29.02.2000 Kadıköy 17:29
Özcan Günergök
Beyaz
Buluttan beyazdı
Görünce çamura düşenleri
Yardımlarına uçuverdi
Çekip kurtarıverdi
Çırpınan çaresizleri
Çamurlandı,
biraz beyazdı
Derken bakınıverdi kendine
Ve Silkinip,
dalıverdi maviliğe,
Martı yine bembeyazdı...
Kadıköy - 14.03.2000 16:05
Özcan Günergök
Görünce çamura düşenleri
Yardımlarına uçuverdi
Çekip kurtarıverdi
Çırpınan çaresizleri
Çamurlandı,
biraz beyazdı
Derken bakınıverdi kendine
Ve Silkinip,
dalıverdi maviliğe,
Martı yine bembeyazdı...
Kadıköy - 14.03.2000 16:05
Özcan Günergök
27 Ağustos 2007 Pazartesi
PİŞMAN OLMAYACAĞIZ
Pişmanlık duymayacaksın asla
Ne sevdiğine delicesine,
ne gözyaşlarına sellercesine
Uzanacaksın bir ağacın altında
Kayıp hatıraları özlercesine
Yitirilmiş sevgiliyi beklercesine
düşler kuracaksın kavuşma üstüne
Zaman bu, ayrılığı dokuyacak
Seni, beni bitirircesine
Ölümü istetircesine
Dünya üstümüze varacak
Buna aldırmayacağız
Ve asla pişman olmayacağız
Biz sevdiğimize...
01.06.1999 İstanbul 02:18
Özcan Günergök
Ne sevdiğine delicesine,
ne gözyaşlarına sellercesine
Uzanacaksın bir ağacın altında
Kayıp hatıraları özlercesine
Yitirilmiş sevgiliyi beklercesine
düşler kuracaksın kavuşma üstüne
Zaman bu, ayrılığı dokuyacak
Seni, beni bitirircesine
Ölümü istetircesine
Dünya üstümüze varacak
Buna aldırmayacağız
Ve asla pişman olmayacağız
Biz sevdiğimize...
01.06.1999 İstanbul 02:18
Özcan Günergök
26 Ağustos 2007 Pazar
Sular Çekilince
Baraj Gölündeki Mezar
Ömerli Barajı Altında Kalan Mezarlık
"Ömerli Barajı'nda suların 50 metre çekilmesi 1972 yılında sular altında kalan 400 yıllık Osmanlı mezarlarını ortaya çıkardı" diye bir haber okumuştum. Bugün amatör fotoğrafçı arkadaşım Şaban Uluca ile Ömerli Barajı Gölü'ne gittik. Susuzluğun ne boyutlarda olduğunu gözlerimizle gördük. Sular çekilince eski mezarlık ortaya çıkmıştı. Bir yerde hata mı yaptık bilmiyorum ama sarıklı başlı Osmanlı mezar taşları göremedik. Birileri sular tekrar yükselince su altında kalmasın diye kaldırmış mı bilemiyorum. Burada mezarlıkta çektiğim fotoğraflara yer vereceğim...
25 Ağustos 2007 Cumartesi
Hiroşima
Hiroşima'yı düşündüm bugün
Dalga dalga yayılan ölümü
Evlere dönüşü
Dönemeyişleri
Sevgilileri
Artık sevemeyişleri
Öyle ya
Ölüler sevemez ki
Hiroşima'yı düşündüm bugün
Nereden düştüyse aklıma
İnsanları düşündüm
İnsan olanları
Bedeni insan olanları
Kalp taşıyanları
Kalbi sadece taşıyanları
Hiroşima
Ne ilk kurbanı uygarlığın
Ne de sonuncusu
Hiroşima
İnsanlık ayıbı
Üzerine ölümü yağdıranlar
İnsan mıydılar
Duyguları var mıydı
Elleri
Ayakları
Kalpleri
Yani ne bileyim sen gibi ben gibi
Bebeler uykuda
Çocuklar oyunda mıydı
Sana kıyanlar insan mıydı
Hiroşima
Acını dindirecekse
Vazgeçtim insan olmaktan...
Affet bizi Hiroşima
Esatpaşa - 29.01.1999 18:04
Özcan Günergök
Dalga dalga yayılan ölümü
Evlere dönüşü
Dönemeyişleri
Sevgilileri
Artık sevemeyişleri
Öyle ya
Ölüler sevemez ki
Hiroşima'yı düşündüm bugün
Nereden düştüyse aklıma
İnsanları düşündüm
İnsan olanları
Bedeni insan olanları
Kalp taşıyanları
Kalbi sadece taşıyanları
Hiroşima
Ne ilk kurbanı uygarlığın
Ne de sonuncusu
Hiroşima
İnsanlık ayıbı
Üzerine ölümü yağdıranlar
İnsan mıydılar
Duyguları var mıydı
Elleri
Ayakları
Kalpleri
Yani ne bileyim sen gibi ben gibi
Bebeler uykuda
Çocuklar oyunda mıydı
Sana kıyanlar insan mıydı
Hiroşima
Acını dindirecekse
Vazgeçtim insan olmaktan...
Affet bizi Hiroşima
Esatpaşa - 29.01.1999 18:04
Özcan Günergök
Güvercin -Uluabat Kuş Cenneti-
24 Ağustos 2007 Cuma
TRAFİK –çocuklarımıza bunu yaşatmaya hakkımız yok-
O an,
en büyük arzusu
Doyasıya sarmalamak
Gül kokuşlu yavrusunu
bağrına basmaktı
Genç adamın.
Gecenin sessizliği
ölüm kavşağında
ansızın yırtıldığında,
Uzaklarda,
Gül kokuşlu
Gül yüzlü,
Gülen bir melek
babasını bekliyordu
elinden düşürmediği
oyuncak arabasıyla…
02.05.2007
Ankara-İstanbul yolunda
Özcan Günergök
en büyük arzusu
Doyasıya sarmalamak
Gül kokuşlu yavrusunu
bağrına basmaktı
Genç adamın.
Gecenin sessizliği
ölüm kavşağında
ansızın yırtıldığında,
Uzaklarda,
Gül kokuşlu
Gül yüzlü,
Gülen bir melek
babasını bekliyordu
elinden düşürmediği
oyuncak arabasıyla…
02.05.2007
Ankara-İstanbul yolunda
Özcan Günergök
HAYAT BÖYLEDİR
Kimi bir sevda
ardından koşar da
Leyla’ya varamaz.
Kimi kaçar
Sevdadan da,
Ardı sıra Leyla kovalar.
Kimi doymaya
bir dilim ekmek arar da,
karnına taş bağlar,
Kimi açlığı bilmez
Sofraya el uzatmaya
kuş sütü arar.
Adalet mi umarsın
Şu kurtlar sofrasında.
A benim kınalı kuzum
öğrenirsin zamanla,
hayat böyledir dünyada…
08.05.2007 Ankara-İstanbul
Özcan Günergök
ardından koşar da
Leyla’ya varamaz.
Kimi kaçar
Sevdadan da,
Ardı sıra Leyla kovalar.
Kimi doymaya
bir dilim ekmek arar da,
karnına taş bağlar,
Kimi açlığı bilmez
Sofraya el uzatmaya
kuş sütü arar.
Adalet mi umarsın
Şu kurtlar sofrasında.
A benim kınalı kuzum
öğrenirsin zamanla,
hayat böyledir dünyada…
08.05.2007 Ankara-İstanbul
Özcan Günergök
YAVRUMDAN ÖĞRENDİĞİM
Roller biçilmiştir,
Sana düşen oynamak,
arzun nedir sorulmaz
gelmek ister misin dünyaya.
Hayat bir film
Kimi uzun metraj,
Kimi kısa,
Döner sürekli aynı makara.
Zifiri karanlığın ardından
Gözlerimi açtığımda dünyaya,
oğul olmuştum babama.
Ve sen,
Guruba yakın gözlerini açanda,
Ey sevgili melek
Bu kez bendim baba.
Baba öğretir
Evlat öğrenirmiş
Hayat böyle sürermiş
Böyle öğretildik yıllarca
Büyükler de öğrenir,
Ey sevgili çocuk,
senden öğrendim
Nasıl olurmuş bir baba…
10.05.2007 İzmir-Didim
Özcan Günergök
Sana düşen oynamak,
arzun nedir sorulmaz
gelmek ister misin dünyaya.
Hayat bir film
Kimi uzun metraj,
Kimi kısa,
Döner sürekli aynı makara.
Zifiri karanlığın ardından
Gözlerimi açtığımda dünyaya,
oğul olmuştum babama.
Ve sen,
Guruba yakın gözlerini açanda,
Ey sevgili melek
Bu kez bendim baba.
Baba öğretir
Evlat öğrenirmiş
Hayat böyle sürermiş
Böyle öğretildik yıllarca
Büyükler de öğrenir,
Ey sevgili çocuk,
senden öğrendim
Nasıl olurmuş bir baba…
10.05.2007 İzmir-Didim
Özcan Günergök
ASİLİK
Varın asi deyin bana
Umurumda mı sanki
Hem nerden bilesiniz
Asilikte asalet
Asalette asilik var
18.08.1999 İstanbul 17:21
Özcan Günergök
Umurumda mı sanki
Hem nerden bilesiniz
Asilikte asalet
Asalette asilik var
18.08.1999 İstanbul 17:21
Özcan Günergök
23 Ağustos 2007 Perşembe
FARKLILIK
Düşün ki
Bir sabah uyanmışsın
hemfikir seninle tüm dünya
doğru, yanlış, güzel, çirkin
Gördüğün her şey aynı,
"Farklılık" lügatlarda tozlanmış
nostaljik kavram
Düşün ki
herkes aynı
Kimsenin diğerinden bir farkı yok
Fikirler aynı, bakışlar aynı
Ne tez, antitez, ne sentez
Solunum bile artık fotosentez...
Baksana güller bile çeşit çeşit
Sarı, kırmızı, beyaz
hepsi de gül, neden, düşün biraz.
Hem neden türlü türlü ağaçlar
Yetmez miydi ağaç niyetine bir tek çam,
Ne hoş huzur veriyor değil mi çınar...
Bir de söğüdün gölgesinde
Cennetten ödünç saatler yaşamak var
Unutma
Tonlar çeşit çeşit gökkuşağında
Cümlesine beyaz diyorlar
Ben, sen, o, biz, siz onlar,
Cümlemize insan diyorlar...
26.09.1999 İstanbul 20:39
Özcan Günergök
Bir sabah uyanmışsın
hemfikir seninle tüm dünya
doğru, yanlış, güzel, çirkin
Gördüğün her şey aynı,
"Farklılık" lügatlarda tozlanmış
nostaljik kavram
Düşün ki
herkes aynı
Kimsenin diğerinden bir farkı yok
Fikirler aynı, bakışlar aynı
Ne tez, antitez, ne sentez
Solunum bile artık fotosentez...
Baksana güller bile çeşit çeşit
Sarı, kırmızı, beyaz
hepsi de gül, neden, düşün biraz.
Hem neden türlü türlü ağaçlar
Yetmez miydi ağaç niyetine bir tek çam,
Ne hoş huzur veriyor değil mi çınar...
Bir de söğüdün gölgesinde
Cennetten ödünç saatler yaşamak var
Unutma
Tonlar çeşit çeşit gökkuşağında
Cümlesine beyaz diyorlar
Ben, sen, o, biz, siz onlar,
Cümlemize insan diyorlar...
26.09.1999 İstanbul 20:39
Özcan Günergök
22 Ağustos 2007 Çarşamba
Sincap
SULTANIM!
Şahsıma layık gördüğünüz
Paha biçilmez o görkemli sarayınız
Hazinesi ve tüm uşaklarıyla sizin olsun
Hani var ya,
Alaycı bakıp da hor gördüğünüz
Sahildeki o balıkçı kulübesi
Ve hürriyete hami sonsuz mavilik
Özgürlüğe aşık martılara mekan
Ne yapsa etse de
Bendeniz olamayan şu asi adama
bir küçük dünya olsun.
11.08.1999 Teşvikiye 13:51
Özcan Günergök
Paha biçilmez o görkemli sarayınız
Hazinesi ve tüm uşaklarıyla sizin olsun
Hani var ya,
Alaycı bakıp da hor gördüğünüz
Sahildeki o balıkçı kulübesi
Ve hürriyete hami sonsuz mavilik
Özgürlüğe aşık martılara mekan
Ne yapsa etse de
Bendeniz olamayan şu asi adama
bir küçük dünya olsun.
11.08.1999 Teşvikiye 13:51
Özcan Günergök
SONBAHAR
Seni korkutmasın
Hüzün verse de
yere düşen sararmış yapraklar
Gelecekse, başım gözüm üstüne
Tufan misali yağmurlar
Seni aldatmasın
Her yanı matem bürüse
rüzgara yenilip de koparılsam dalımdan
Ve yağmur sularıyla bir meçhule yol alsam
Bilesin yine de bitmem
Umudum kardeş olmuş isyanıma
Ben her bahar yeniden doğarım...
04.09.1999 İstanbul 01:17
Özcan Günergök
Hüzün verse de
yere düşen sararmış yapraklar
Gelecekse, başım gözüm üstüne
Tufan misali yağmurlar
Seni aldatmasın
Her yanı matem bürüse
rüzgara yenilip de koparılsam dalımdan
Ve yağmur sularıyla bir meçhule yol alsam
Bilesin yine de bitmem
Umudum kardeş olmuş isyanıma
Ben her bahar yeniden doğarım...
04.09.1999 İstanbul 01:17
Özcan Günergök
19 Ağustos 2007 Pazar
Ömer Amca'nın Gülleri
12 Ağustos 2007 Pazar
11 Ağustos 2007 Cumartesi
BOYACI ÇOCUK
Sene 1979
İstanbul caddelerinde bir çocuk
Minicik elleri üşüyor
Yüklenmiş ağırca bir sandık
Kayış omzunu kesiyor
Yüreğinden yaralıyor
İstanbul caddelerinde bir boyacı
Gözler ışıl ışılLakin hayalleri yitik
Ve bir amca başını okşuyor
"Al ufaklık, bu senin yıllar önce bir amca vermişti
sana ulaştırmam için"
Elinde kocaman kocaman para
"Almam" dese de cebine bırakılıyor zorla
sene 1999
Erzurum caddelerinde bir çocuk
Minicik elleri üşüyor
Yüklenmiş ağırca bir sandık
Kayış omzunu kesiyor
Yüreğinden yaralıyor
Erzurum caddelerinde bir boyacı
Gözler ışıl ışıl
Lakin hayalleri yitik
Ve bir amca başını okşuyor
"Al ufaklık, bu senin yıllar önce bir amca vermişti
sana ulaştırmam için"
Elinde kocaman kocaman para
"Almam" dese de cebine bırakılıyor zorla
Sene XX kenti caddelerinde bir çocuk
Minicik elleri üşüyor
Yüklenmiş ağırca bir sandık
Kayış omzunu kesiyor
Yüreğinden yaralıyor
X kenti caddelerinde bir boyacı
Gözler ışıl ışıl
Lakin hayalleri yitik
Ve bir amca başını okşuyor
"Al ufaklık, bu senin yıllar önce bir amca vermişti
sana ulaştırmam için"
Elinde kocaman kocaman para
"Almam" dese de cebine bırakılıyor zorla....
16.09.1999 Erzurum-Ankara 15:20 (SİİRT uçağında)
İstanbul caddelerinde bir çocuk
Minicik elleri üşüyor
Yüklenmiş ağırca bir sandık
Kayış omzunu kesiyor
Yüreğinden yaralıyor
İstanbul caddelerinde bir boyacı
Gözler ışıl ışılLakin hayalleri yitik
Ve bir amca başını okşuyor
"Al ufaklık, bu senin yıllar önce bir amca vermişti
sana ulaştırmam için"
Elinde kocaman kocaman para
"Almam" dese de cebine bırakılıyor zorla
sene 1999
Erzurum caddelerinde bir çocuk
Minicik elleri üşüyor
Yüklenmiş ağırca bir sandık
Kayış omzunu kesiyor
Yüreğinden yaralıyor
Erzurum caddelerinde bir boyacı
Gözler ışıl ışıl
Lakin hayalleri yitik
Ve bir amca başını okşuyor
"Al ufaklık, bu senin yıllar önce bir amca vermişti
sana ulaştırmam için"
Elinde kocaman kocaman para
"Almam" dese de cebine bırakılıyor zorla
Sene XX kenti caddelerinde bir çocuk
Minicik elleri üşüyor
Yüklenmiş ağırca bir sandık
Kayış omzunu kesiyor
Yüreğinden yaralıyor
X kenti caddelerinde bir boyacı
Gözler ışıl ışıl
Lakin hayalleri yitik
Ve bir amca başını okşuyor
"Al ufaklık, bu senin yıllar önce bir amca vermişti
sana ulaştırmam için"
Elinde kocaman kocaman para
"Almam" dese de cebine bırakılıyor zorla....
16.09.1999 Erzurum-Ankara 15:20 (SİİRT uçağında)
Didim -Dalyan-
9 Ağustos 2007 Perşembe
Şeker Kızım Uluabat'ın Kıyısında
4 Ağustos 2007 Cumartesi
HERKES MUTLU OLSA
Dört mevsim güller açsa
Herkes mutlu olsa
Acılı şiir olmaz
Ozanların kaleminden bahar damlardı.
"Dert" sözlüklerden kalksa
Herkes mutlu olsa
acılı roman olmaz
Kahramanlar semada kanat çırpardı.
Dünya hep aydınlık olsa
Herkes mutlu olsa
Güneş batmaz,
Gece yeryüzünü karartmaya utanırdı
Mehtabı, acısıyla romanı, şiiri,
Şehrin günahlarını örten geceyi,
Saf, temiz örtüsüyle kışı sevmeli insan
Kış bahara, karanlık aydınlığa anlam,
Tezatlar tekdüzeliğe isyan
Mutsuz olurdu herkes,
Herkes mutlu olsaydı...
30.09.1999 Cevizlibağ 16:20
Özcan Günergök
Herkes mutlu olsa
Acılı şiir olmaz
Ozanların kaleminden bahar damlardı.
"Dert" sözlüklerden kalksa
Herkes mutlu olsa
acılı roman olmaz
Kahramanlar semada kanat çırpardı.
Dünya hep aydınlık olsa
Herkes mutlu olsa
Güneş batmaz,
Gece yeryüzünü karartmaya utanırdı
Mehtabı, acısıyla romanı, şiiri,
Şehrin günahlarını örten geceyi,
Saf, temiz örtüsüyle kışı sevmeli insan
Kış bahara, karanlık aydınlığa anlam,
Tezatlar tekdüzeliğe isyan
Mutsuz olurdu herkes,
Herkes mutlu olsaydı...
30.09.1999 Cevizlibağ 16:20
Özcan Günergök
BİR TREN DAHA KALKIYOR
Bekçiler dahil tüm şehir uykuda
Dışarıda sokak köpeklerinin sesleri
Başım ellerimin arasında,
Uykuya hasret gözlerimde yaşlar
Birden gecenin sessizliği yine yırtılıyor
Söz vermiştim ama affet sevdiğim
Görme beni, ağlıyorum
Bir kara tren giriyor yine gara
Sonsuzluk yolcularını almaya
Ellerim yine uzanır telefona
Yola çıkmanın korkusu ve bitmeyen sorgulamalar
Bilet iptal mi edilmeli yoksa...
Saniyeler, dakikalar, saatler geçerken
Yine yeni bir gün doğuyor
Ve içimde inanılmaz bir yaşama arzusu
Sevgilim bekleyesin beni
Her kaldırımında hatıralarını yaşadığım
Artık sensiz bu şehrin garından
Senin servilerle donanmış yeni şehrine
Bir tren daha kalkıyor
Bir tren daha kalkıyor bu gece
15.4.1999 İstanbul 13:55
Özcan Günergök
Dışarıda sokak köpeklerinin sesleri
Başım ellerimin arasında,
Uykuya hasret gözlerimde yaşlar
Birden gecenin sessizliği yine yırtılıyor
Söz vermiştim ama affet sevdiğim
Görme beni, ağlıyorum
Bir kara tren giriyor yine gara
Sonsuzluk yolcularını almaya
Ellerim yine uzanır telefona
Yola çıkmanın korkusu ve bitmeyen sorgulamalar
Bilet iptal mi edilmeli yoksa...
Saniyeler, dakikalar, saatler geçerken
Yine yeni bir gün doğuyor
Ve içimde inanılmaz bir yaşama arzusu
Sevgilim bekleyesin beni
Her kaldırımında hatıralarını yaşadığım
Artık sensiz bu şehrin garından
Senin servilerle donanmış yeni şehrine
Bir tren daha kalkıyor
Bir tren daha kalkıyor bu gece
15.4.1999 İstanbul 13:55
Özcan Günergök
3 Ağustos 2007 Cuma
PAPATYALAR AÇTIĞINDA
Papatyalar açtığında
Hep kırlarda buluşur
Seninle aynı oyunu oynardık
çocukluğumuzdan beri
Ben gözlerimi kapar
Bir ağaca yaslayıp başımı
İçimden sayardım
Bir, iki, üç...
Sonra gözlerimi açar
Pes diyene kadar arardım
Seni bulamazdım
Saklanmakta ustaydın
Kazanmanın sevinciyle koşup
Bana sarılman vardı ya
Sarhoş ederdi beni sevgilim
Bir kadeh bile içmeden
Söylediler inanmadım gittiğine
Görmez misin papatyalar açtı
Yine kırlardayım
Başımı yasladım o ağaca
Bak kapıyorum gözlerimi
Sayıyorum içimden
Bir, iki, üç...
Duymuyor musun sevdiceğim
Hadi artık pes dedim...
04.04.1999 İstanbul 23:10
Özcan Günergök
Hep kırlarda buluşur
Seninle aynı oyunu oynardık
çocukluğumuzdan beri
Ben gözlerimi kapar
Bir ağaca yaslayıp başımı
İçimden sayardım
Bir, iki, üç...
Sonra gözlerimi açar
Pes diyene kadar arardım
Seni bulamazdım
Saklanmakta ustaydın
Kazanmanın sevinciyle koşup
Bana sarılman vardı ya
Sarhoş ederdi beni sevgilim
Bir kadeh bile içmeden
Söylediler inanmadım gittiğine
Görmez misin papatyalar açtı
Yine kırlardayım
Başımı yasladım o ağaca
Bak kapıyorum gözlerimi
Sayıyorum içimden
Bir, iki, üç...
Duymuyor musun sevdiceğim
Hadi artık pes dedim...
04.04.1999 İstanbul 23:10
Özcan Günergök
KRAL VE MARTI
"Bir martı bulmalı dedi" kral
İlanlar verildi,
tellallar dolaştı tüm ülkede
Haber bizimkine ulaştı
Gencecik bir martı,
biraz safça,
"Aradıkları benim" dedi isyanla
Gözleri yaşlı ana-babasına
Bir sabah doğan güne karşı koyuldu yola
Karlı dağlar aştı,
öte diyarlara vardı
"Bu maviye fazla düşkün" dedi
Kralın soytarıları,
"yıllar oldu hizmete alınalı
unutamadı hala uçsuz bucaksız deryaları"
Buyruk saldı tahtında kurulu kızıl suratlı şişman
"Kahretsin! saraya bu da alışamadı
Akıbeti öncekiler gibi ola
"Gözleri bağlandı martımın
Ve bir sabah doğan güne karşı onu dönülmez yola vurdular...
Kulağımda hala son sözleri:
"Haddim değil söylemek belki kralım
Ama martıya mavi gerek bilesin
Çok istiyorsan sarayına
Muhabbet kuşu getirtesin...
13.4.1999 İstanbul 23:57
Özcan Günergök
İlanlar verildi,
tellallar dolaştı tüm ülkede
Haber bizimkine ulaştı
Gencecik bir martı,
biraz safça,
"Aradıkları benim" dedi isyanla
Gözleri yaşlı ana-babasına
Bir sabah doğan güne karşı koyuldu yola
Karlı dağlar aştı,
öte diyarlara vardı
"Bu maviye fazla düşkün" dedi
Kralın soytarıları,
"yıllar oldu hizmete alınalı
unutamadı hala uçsuz bucaksız deryaları"
Buyruk saldı tahtında kurulu kızıl suratlı şişman
"Kahretsin! saraya bu da alışamadı
Akıbeti öncekiler gibi ola
"Gözleri bağlandı martımın
Ve bir sabah doğan güne karşı onu dönülmez yola vurdular...
Kulağımda hala son sözleri:
"Haddim değil söylemek belki kralım
Ama martıya mavi gerek bilesin
Çok istiyorsan sarayına
Muhabbet kuşu getirtesin...
13.4.1999 İstanbul 23:57
Özcan Günergök
DOĞUM GÜNÜ
Doğum günün kutlu olsun sevgili çocuk
Söylemesi güç olsa da
Nice nice yıllara...
Büyüyeceksin çocuk
“Kocaman” olacaksın amcan kadar
Çözeceksin
Anlam veremediğin sözlerini amcacığının
Küçük olmayı istediğin gün yeğenlerin kadar
Ve diyeceksin birilerine:
“Doğum günün kutlu olsun sevgili çocuk,
Söylemesi güç olsa da,
Nice nice yıllara”...
17.01.1999 İstanbul 05.38
Özcan Günergök
Söylemesi güç olsa da
Nice nice yıllara...
Büyüyeceksin çocuk
“Kocaman” olacaksın amcan kadar
Çözeceksin
Anlam veremediğin sözlerini amcacığının
Küçük olmayı istediğin gün yeğenlerin kadar
Ve diyeceksin birilerine:
“Doğum günün kutlu olsun sevgili çocuk,
Söylemesi güç olsa da,
Nice nice yıllara”...
17.01.1999 İstanbul 05.38
Özcan Günergök
Web Syfası Üzerinden Fotoğraf Makinesi Ayarlarının Sonuçlarını Görme
Fotoğraf Makineniz ile manuel çekim yaparken ayarların fotoğraf kalitesini nasıl etkilediğini görmek için tıklayınız
UMUT TÜRKÜSÜ
Ne sızlanırsın deli gönül
Gül ve geç yeis diyarından
Yarını gelmez günlerde
Karlı dağlar aşmadık mı
Sabaha kavuşmaz gecelerde
Pusulardan çıkmadık mı
Sırt sırta dövüşende
Ne hançerler yedik dostlardan
Vazgeçmedik yine de
Geçmedik dostluklardan
Gün doğdu, gün battı
Nehirler durdu, zaman aktı
Bizde ne inat bitti, ne sevda
Korkularımızı ektik toprağa
Gözyaşlarıyla suladık
Topraktan umudumuz bitti...
12.10.2000 Kadıköy 16:16
Özcan Günergök
Gül ve geç yeis diyarından
Yarını gelmez günlerde
Karlı dağlar aşmadık mı
Sabaha kavuşmaz gecelerde
Pusulardan çıkmadık mı
Sırt sırta dövüşende
Ne hançerler yedik dostlardan
Vazgeçmedik yine de
Geçmedik dostluklardan
Gün doğdu, gün battı
Nehirler durdu, zaman aktı
Bizde ne inat bitti, ne sevda
Korkularımızı ektik toprağa
Gözyaşlarıyla suladık
Topraktan umudumuz bitti...
12.10.2000 Kadıköy 16:16
Özcan Günergök
DOSTLUK PERDESİ
Aynada yüzümü gördüm
Gözlerimden süzülen
Onun gözyaşlarıydı
Bir de ona bakıverdim
Ne göreyim!
Döktüğü benim gözyaşlarım
Adına dostluk dedikleri
Esrarlı perdeyi
Ben o gün araladım...
18.03.1999 İstanbul 23:35
Özcan Günergök
Gözlerimden süzülen
Onun gözyaşlarıydı
Bir de ona bakıverdim
Ne göreyim!
Döktüğü benim gözyaşlarım
Adına dostluk dedikleri
Esrarlı perdeyi
Ben o gün araladım...
18.03.1999 İstanbul 23:35
Özcan Günergök
İrem Barış'a
2 Ağustos 2007 Perşembe
Memleket
MEMLEKET
Bazan bir türküdür okursun
Uzaklarda bir dosta dair
Bazan bir şiirdir yazarsın
Ciğerine sılayı çeken şair
Sonra sevdiğine kavuşursun
Gün gelir de bitende hasret
Ne acı kalır sende, ne dert
Yanında dostun, kardeşin, sıladasın
Gayrı yoktur sana gurbet
Hasılı güzel şey şu memleket!
23.05.1999 İstanbul 14:38
Özcan Günergök
Bazan bir türküdür okursun
Uzaklarda bir dosta dair
Bazan bir şiirdir yazarsın
Ciğerine sılayı çeken şair
Sonra sevdiğine kavuşursun
Gün gelir de bitende hasret
Ne acı kalır sende, ne dert
Yanında dostun, kardeşin, sıladasın
Gayrı yoktur sana gurbet
Hasılı güzel şey şu memleket!
23.05.1999 İstanbul 14:38
Özcan Günergök
Yaşam Bir Oyun
Yaşam bir oyun
Dünya kurulu sahne
Biçilen roller oynanmakta
Hem oyuncu
Hem seyirciyiz aynı anda
Oyunumun oyuncusu
Oyununun seyircisiyim
Ne sen bilet kes
Ne de ben keseyim
9.2.1999 İstanbul 01:35
Özcan Günergök
Dünya kurulu sahne
Biçilen roller oynanmakta
Hem oyuncu
Hem seyirciyiz aynı anda
Oyunumun oyuncusu
Oyununun seyircisiyim
Ne sen bilet kes
Ne de ben keseyim
9.2.1999 İstanbul 01:35
Özcan Günergök
1 Ağustos 2007 Çarşamba
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Blog Arşivi
-
▼
2007
(177)
-
▼
Ağustos
(73)
- Hayatı Paylaşmak Bir Ömür Boyu...
- Didim-Taşburnu -farkli bir kare-
- Çömlekçi Salim Usta
- Semerci Muzaffer Usta
- Bakırcı M. Akif Usta
- Geceleyin Otoban -Acıbadem Köprüsün'nden-
- KARDEŞ
- Beyaz
- Didim-Taşburnu
- PİŞMAN OLMAYACAĞIZ
- Sular Çekilince
- Toprak Suya Hasret Kalırsa
- Susuzluğun Resmi
- Baraj Gölündeki Mezarlık -Emirli'ye Doğru-
- Mezarlıktan Bir Görünüm
- Baraj Gölündeki Mezar
- Ömerli Barajı Altında Kalan Mezarlık
- Hiroşima
- Güvercin -Uluabat Kuş Cenneti-
- TRAFİK –çocuklarımıza bunu yaşatmaya hakkımız yok-
- HAYAT BÖYLEDİR
- YAVRUMDAN ÖĞRENDİĞİM
- ASİLİK
- FARKLILIK
- Sincap
- Kayınvalidemin Çiçekleri
- SULTANIM!
- SONBAHAR
- Ömer Amca'nın Gülleri
- Japon Gülü
- BOYACI ÇOCUK
- Didim
- Didim -Dalyan-
- Leylek -Uluabat Kıyısında-
- Şeker Kızım Uluabat'ın Kıyısında
- HERKES MUTLU OLSA
- BİR TREN DAHA KALKIYOR
- PAPATYALAR AÇTIĞINDA
- KRAL VE MARTI
- DOĞUM GÜNÜ
- Web Syfası Üzerinden Fotoğraf Makinesi Ayarlarının...
- Yukarılara Çıktığında
- Bizim Troy
- Karınca
- Martılar
- UMUT TÜRKÜSÜ
- DOSTLUK PERDESİ
- Sarı Kedicik
- Beyaz
- Beni Şair Edesin Diye
- Kelebek
- Pişman Olmayacağız
- Darağacı
- Fırat
- Yalanlara Muhtacım
- Martı
- Seni Bir Deniz Bileceğim
- Sana Ulaşmak
- Sıranı Bekleyeceksin
- İrem Barış'a
- Umut
- Gözyaşı
- İçime Yolculuk
- Memleket
- Papatya
- Martı
- Çok Sıkıştım Bana Kontör Atsana!
- Yaşam Bir Oyun
- Kapımı Çaldı Çocukluğum
- Senden Sonrası
- Sokak Kedisi
- Seni Vazgeçilmez Kılan
- Sevdamız İki Perde
-
▼
Ağustos
(73)